Kategoriler

Evil Bane: Kuzgunların Yükselişi İncelemesi

Mobil bir oyunda nasıl Diablo deneyimi yaşanır derseniz okumaya devam edin. Evil Bane bu hissi size veriyor.

Netmarble’ın Seven Knights’ından sonra tanıştığım Evil Bane fena halde bağımlılık yapabilecek bir oyun. Henüz beta’da olan oyuna Netmarble tarafından sağlanan ön erişim sayesinde kavuşabildim. Tüm dünyada 700.000’den fazla ön kayıt alan oyun http://evilbane.netmarble.com/tr#event özellikle Diablo meraklılarını kendine bağlayabilir.

Mobil bir oyunda nasıl Diablo deneyimi yaşanır derseniz okumaya devam edin.

Oyunumuz bir aksiyon RPG. Rol yapma kısmında pek bir işleviniz olmuyor. Hızlı fakat HP’si düşük (Khara), HP’si yüksek fakat ağır (Vango) ve her ikisinin de ortasında duran (Luke) üç savaşçı karakterden birisini seçip oyuna dalıyor ve cehennem yaratıklarını kesmeye başlıyorsunuz. Oyundaki sınıf seçimi bu kadar.

Luke en dengeli karakter. Paladin zırh setiyle beraber ölmesi de zorlaşıyor.

Luke en dengeli karakter. Paladin zırh setiyle beraber ölmesi de zorlaşıyor.

Önce kısaca hikayeye girelim sonra aksiyonun ayrıntılarını sıralarız.

Oyun Ceroth isimli fantastik bir ülkede geçiyor. Ustamızla beraber ilerlerken kendimizi aksiyonun ortasında buluyoruz. Meğerse ülkeyi şeytanlar basmış 🙂 hikayenin akışı fazla sürprizlerle dolu olmasa da karşımıza çıkan karakterler grafik olarak etkileyici ve bu yüzden oyuncuyu merakta bırakıyor. Sonuçta yolumuza tek başımıza devam edip ülkeyi kurtarmak için gerekli olan bir silahın parçalarını toparlamaya çalışıyoruz. Yani Diablo’daki kadar alt karakter ve derin bir hikeye beklemeyin. Ama bu oyunun keyfini kaçıran bir özellik değil.

Keyifli olan kısım sunum. Şöyle ki; oyun kurulurken çizgi roman kareleriyle bir meceracı grubunun hikayesi size anlatılıyor. Oyunun TAMAMEN TÜRKÇE olduğunu burada hemen ekleyeyim. Çizgi Roman’da Türkçeleştirilmiş ve bu uyarlama düz bir çeviriden daha öte. Keyifli bir dille yapılmış. Burada hem oyunun dinamiklerini anlıyorsunuz hem de eğleniyorsunuz.

Oyunda neler yapıyorsunuz?

Evil Bane, Seven Knights’ın temel özelliklerini fazlasıyla kullanıyor. Hikaye, günlük ve büyük zindan farmlaması, Guild, guild savaşları, raid, arena gibi özellikler Seven Knights’la aynı. Hatta silah ve zırh geliştirme kısımları da birebir alınmış. Eski silahları kırıp elinizdekini güçlendiriyorsunuz. AMA burada en büyük fark oyunun bir aksiyon RPG olması. Haliyle savaş sırasında kullanabildiğiniz anlık yetenekleriniz var. Bu yeteneklerin doğru yerlerde kullanılması hayat kurtarıyor. Yeni yeteneklerin açılması ise tamamen elinizdeki silahı geliştirmemizle alakalı. Yani yetenekler karaktere değil silaha bağlı. Ateş yetenekleri, buz yetenekleri vs hepsi silaha göre değiştiğinden aslında oyun tarzınıza uygun bir ekipman seti burada öne çıkıyor. Bu arada savaşları Seven Knights’da olduğu gibi otomatik olarak yaptırabiliyorsunuz ama seviyenize uygun ve üstü zindanlarda bunu pek tavsiye etmem.

Arena'da rakibinize böyle boyun eğdiriyorsunuz!

Arena’da rakibinize böyle boyun eğdiriyorsunuz!

Lonca'yla beraber kurtçuk! avı.

Lonca’yla beraber kurtçuk! avı.

Yada ejderha avı!

Yada ejderha avı!

Yapay zeka kendi kendine sağlık iksiri basmıyor. Oyunda şimdiye kadar iki kez öldüm ve her ikisinde de otomatik savaş moduna bırakıp kahve yapmaya gitmiştim. Otomatik mod yetenekleri cool down’ları doldukça bastığından ve karakterinizi stratejik olarak konumlayıp kaçmak yerine sadece vurmaya odaklandığından çok işe yaramıyor.

Ekipman seti demişken tabii ki karakterimizin üzerindeki zırh takımı oyunun en önemli özelliklerinden bir başkası. Özellikle zırh setlerini (Paladin, Ölüm Şövalyesi vs) tamamlayabilirseniz karakteriniz, setin verdiği özelliklere göre, ciddi bir avantaj sahibi oluyor.

1 2