MOBA dünyasına yeni bir nefes! Crytek imzalı Arena of Fate’in kapalı betasını inceledik!
Espor camiasının şaha kalktığı şu günlerde, tahmin edersiniz ki birçok firma pastadan pay kapmak adına birbiriyle yarış halinde. MOBA türünün güzelliğini bilen ve anlayan sevgili oyuncular için yakın zamanda kapalı beta sürecine giren Arena of Fate, Crytek‘in meyvelerinden biri. Üstelik masal kahramanlarını kontrol etmemizi sağlıyor.
Peki, Arena of Fate büyük isimler arasında yerini alabilecek mi? Yoksa tarihin tozlu sayfaları arasında kaybolup gidecek mi? Buyrun beraber bakalım.
Arena of Fate, futbol sahası benzeri bir harita üzerine kurulan, hafif beyzbol oyuncusu kılıklı minyonlara ev sahipliği yapan, aksiyon anlarında seyircilerin alkışlarını, ıslıklarını ve diğer tepkilerini duyabileceğiniz, bir MOBA oyunu. Amacımız, birçok MOBA’dan alışkın olduğumuz gibi, koridorlarda üstünlük sağlayıp rakibimizi yenmek. Ancak oyun, bu noktada diğer MOBA’lardan biraz daha farklı, zira galibiyete giden tek yol rakip ana binasını yok etmek değil. Oyunda Victory Point (VP) dediğimiz bir skor sistemi bulunuyor. Her 7 kahraman ölümü 1 VP, her yıkılan kule 1 VP ve Titan ölümü 2 VP olmak üzere 10 galibiyet puanını ilk toplayan oyunu kazanıyor. Tabii bu galibiyet seçeneklerinin en temeli olsa da kazanmak için daha fazlasını yapabiliyoruz. 20 dakikalık oyun süresinin sonunda en yüksek skora sahip olmak veya rakibin ana binasını yok etmek de galibiyet seçenekleri arasında bulunuyor. Bir oyunun maç süresi maksimum 20 dakika.
Bir MOBA’nın en önemli detaylarından biri olan oyun haritası, Arena of Fate’te futbol sahası benzeri bir zemine ve birçok girinti çıkıntıya sahip. Her takımın üçer kuleleri, üst ve alt ana koridoru, ikişer kuleleri ve bir orta koridoru bulunuyor. Ancak orta koridorda daha az kule bulunması sizi yanıltmasın, bu koridorun merkezle bağlantısının olmaması sayesinde tek koridor üzerine yüklenip, kolay bir galibiyet alınmasının önüne geçilmiş durumda. Haritanın birazcık büyük olmasıysa gözlem noktalarıyla çözülmüş. Haritanın üst ve alt bölümlerinde 2’şer adet olmak üzere toplamda 4 gözlem noktası bulunuyor. Oyunun 10. dakikasından itibaren ulaşılabilen bu noktaları alarak harita üzerinde daha fazla hâkimiyet kurabiliyor, ani rakip baskınlarının önüne geçip, başarılı baskınlar yapabiliyoruz. Bunun yanında biri haritanın üst tarafında, diğeri alt tarafında olmak üzere 2 Elemental kampımız da oyunda yerini almış durumda. 5. dakikada canlanan bu kamplardan üst taraftakini almamız durumunda, Elementaller bizim tarafımıza katılarak koridor itmesinde yardımcı olurken (burada aklıma Heroes of the Storm geldi), alt taraftaki kampı aldığımızdaysa alandaki kahramanlardan biri güzel bir destek bonusu kazanıyor. Oyunun 15. dakikasındaysa bütün dengeleri değiştirebilecek olan Titan haritada yerini alıyor. Titan’ı yok eden takım 2 galibiyet puanına sahip oluyor. Titan’ın özellikle son anlarda sahneye çıkması, “asla pes etme” mesajıyla daha dinamik bir oyun yapısı hedeflenmiş.
