Motor sporları pahalı bir uğraştır. Ülkemizde bu konuda yetenekli insanlar çoktur. Ama aramak ve bulmak lazımdır. Peki bunu kim yapacak?
Türkiye elemeleri 2. gün etkinlikleri için yer ve araç seçimi yine hayal kırıklığıydı. Yer yine aynı AVM otoparkıydı. Araç ise Nissan Juke. Anlıyoruz, marka ve araç reklamı yapmak amaçlı ve pazar günü daha fazla göze görünmek isteyişidir. Ama, yer İstanbul’ken, pist AVM otoparkı! Galiba İstanbul Park, Volkan Işık Akademi veya Auto Drom seçenekleri pahalı gelmiş. Yine diğer ülkelere baktığımızda aynı farkları 2. gün etkinliklerinde de görmüş olduk. Test sürüşü olayına gelince komik bir detay ortaya çıkıyor. Aracın kliması açık. 🙂 Biz öyleyiz abi, yarış pilotu aranıyor, mevsim yaz, hava sıcak, e misafir terlemesin. Neyse, 2. gün etkinliklerinin diğer kısmı, fiziksel yeterlilikti. Kurallarda mı öyle yazar, yoksa keyfi bir uygulama mıdır bilinmez, adaylar güneşin altında beyin haşlama oldular. Plank pozisyonunun 5 dakika sürmesi ayrı bir güzeldi. Beyin haşlama+plank= konsantrasyon. Bu formül ne yazık ki olamıyor. Yeterli brifing verilmeden beep test yapılaması da gözümüze takılanlardan. Bizim de gözümüze ne çok şey takılıyor kardeşim.
Basın davet mi edilmedi, yoksa basın davete icabet mi etmedi bilemiyoruz. Ama ilgisizlik hat safhaydı. Zaten genel itibarla ülkemizde motor sporları çok küçük bir kitleye ulaşabiliyor. Ulusal yayınlarda da çok rağbet görmüyor. Trafikte bu kadar cabbar sürücümüz varken (ne kadar güvenli sürüş yaptıkları tartışılır) bu ilgisizlik çok hoş değil. Nüfusu bizden çok daha az olan ülkelerden çıkan yarış pilot sayısı inanılmaz seviyelerdedir.
Türkiye elemelerinin 3. günü, kazananların açıklandığı gün oldu. Basın günü yani. Ama yüzlerinden orada olmayı çok da istemiyormuş gibi bir hava da var gibiydi. Çağırılan 20 oyuncudan, 6 oyuncu seçildi. Ülkemizi, İngiltere Silver Stone pistinde temsil etme ve hayallerini gerçekleştirme fırsatını yakalayan 6 oyuncu. Heyecan bu 6 oyuncu için tam gaz devam edecekti. Ne kadar süre daha devam edecek, onu oyuncu performansıyla tayin edecekti. En azından biz öyle olduğunu tahmin ediyorduk ve giden arkadaşlarımıza güveniyorduk. Evet inancımızı ve güvenimizi boşa çıkarmadılar. İngiltere’deki izlenimler, daha sonraki yazımızda yer bulacak. Orada yaşananlarda zafer, gurur, heyecan ve hayal kırıklığı duygularıyla dolu bir zaman dilimi olarak geçti.
Motor sporları pahalı bir uğraştır. Birebir uğraşma şansını elde edebilen kişiler şanslıdır. Ülkemizde bu konuda yetenekli insanlar çoktur. Ama aramak ve bulmak lazımdır. Peki bunu kim yapacak? Ses yarışmaları vs. yapılıyor ve yetenekler bulunmaya çalışılıyor. Peki yetenekli yarış pilotları neden bulunmuyor? İllaki köşe başlarını tutan insanlardan müsaade mi gerekiyor? Biz onların iznini değil, desteğini bekliyoruz. Ancak böyle böyle ilerlenebilir. Daha fazla vakit kaybetme lüksümüz olmadığına inanıyoruz. Şimdilik bu kadar. Yakında görüşmek üzere.