90’LARDA ÇOCUK OLMAK
Hotline Miami 2: Wrong Number, bizi 90’lara götürüyor (kimi zaman 80’lere de dönüyoruz ama). İlk Hotline Miami’nin evreninde; fakat bambaşka karakterlerle geçen oyun, birden fazla hikâye anlatıyor artık. Bu hikâyelere; Hotline Miami’nin Jacket’ını anlatan bir film olan “Midnigt Animal”ın çekimleriyle başlıyoruz. Daha sonra da oyun Miami’de dehşet saçan bir grup hayvan maskeli psikopatın (bunlar da Jacket’tan esinlenerek bu işe girmişler), bir dedektifin, hayvan maskeli katil(ler) hakkında bilgi toplamak isteyen bir muhabirin, bir gangsterin ve bir de “redneck” olarak isimlendirilen bir karakterin öykülerini ekranlara taşıyor. Arada, geçmişten sürpriz karakterleri de oynuyoruz. Eh, bu duruma bakarak, çeşitliliği az çok tahmin etmişsinizdir diye düşünüyorum.
Hotline Miami 2: Wrong Number, 2013 Penny Arcade Expo’da olumsuz anlamda olay yaratan tecavüz sahnesine de yer vermiş içinde (henüz oyunun başında, film çekimlerinde bu sahne). Açıkçası buna biraz şaşırdım, zira olayı takip ediyorsanız biliyorsunuzdur: Yapımcılar, Penny Arcade Expo’dan sonra bu sahneleri oyundan çıkardıklarını açıklamışlardı. Sansürün her türlüsüne karşı olduğumdan ötürü, çıkarmamaları beni sevindirdi açıkçası. Daha da sevindirici olan, isteyen oyuncuların bu cinsellik içeren sahneleri kapatabiliyor oluşu. Bu da, en mantıklı yol bana kalırsa. Takdir ettim. (Bu arada konuşmaları da, sol fare tuşuna basılı tutarak geçebiliyoruz. (Düzeltme: Sağ imiş, gözümden kaçmış. Görselde eşek kadar “RMB” yazıyor zaten, öhm.))
Şimdi… Bu oyun hakkında beğendiğim en sağlam ayrıntı şu: Tüm oyun ve bölümler, sanki VHS kaset takmışız da onu izliyormuşuz havası veriyor. Bölümler (Scene’ler), VHS kaset kutularında gösteriliyor; bu bölümleri kapsayan ana bölümler de (Act’ler), “VHS palace” isminde çoklu kaset kutuları olarak tasarlanmış. Böylelikle dilediğimiz kasedi seçip, kutusundan çıkarıyor ve oyunu başlatıyoruz. Elbette her şeyin piksel piksel göründüğünü söylememe gerek yok sanırım. Aksiyona girdikten sonraki sürpriz de, “ESC”ye oyunu durdurduğunuzda ortaya çıkıyor: Bu ekranda görüntüler, VHS kasetlerden hatırlanılan bozulmalar ve cızırtılar eşliğinde bizlere sunuluyor ve “Yeniden Başla” ve “Çık” yerine “Geri Sar” ve “Kasedi Çıkar” tuşları bulunuyor. Kısacası oyun, belli bir yaşı geçmiş oyuncuları, isteseler de, istemeseler de 90’lar havasına sokmayı başarıyor. Mükemmel bir atmosfer.
Kimi zaman geçmişe gittiğimizde yahut tekrar oyunun gününe döndüğümüzde de, VHS kaset ileri/geri sarma animasyonları kullanılmış ve mükemmel olmuş. Çok çok hoşuma gitti açıkçası.
KARAKTERLER, KARAKTERLER…
Şimdi gelelim oynanışa… Çok fazla hikâyenin olması, ilk etapta kafa karıştırıyor. Hele ki oyunun bu yapıda olduğunu bilmiyorsanız, “Ne oluyor? Bu kim? Sen nerden çıktın be adam? Ne oldu ki şimdi?” gibi tepkiler verebilirsiniz. Burada da diyalogları iyi takip etmeniz elzem. Zaten bir iki saat geçtikten sonra, kimin kim olduğunu, ne yapabildiğini vs. çözebiliyorsunuz. Tabi sonrasında yeni maskelerle birlikte yeni karakterler de katılıyor ve yapabildiklerimiz daha da çeşitleniyor. Mesela?
Film çekimlerinde her şey, normal Hotline Miami’den hatırladığınız kadar şiddetli ve kanlı. Dedektif mesela, maske takmadığından özel bir gücü yok. Muhabir, silah/bıçak vs. kullanmıyor; hatta ilk başta kapıdaki adamı bayıltmaya çalışırken kafasını patlatıyor da, “İmdat! Yaralı var burada, yardım edin!” gibisinden evin içine koşuyor adamcağız. Bulduğu silahların şarjörünü çıkarıyor, mermileri boşaltıyor vs.; böylelikle de silahları, düşmanlar tarafından kullanılmaz hâle getiriyor. Ancak dilersek, muhabirle birlikte sopa kullanarak düşmanların kafa pekmezlerini de akıtabiliyoruz kimi zaman. Bu da muhabirin değil, sizin sanal şiddete ne kadar eğimli olduğunuzun bir testi aslında. Gangster, özel güçlerinden yoksun; ancak önüne geleni silahıyla indirebilen bir abimiz. The Redneck de bir diğer karakter…
Maskeli karakterlerimizin de her birinin farklı bir özelliği var. Tony’nin Osmanlı tokadını yiyen hayata elveda diyor bir kere (ama bu karakter silah kullanamıyor). Corey S.W.A.T. misali taklalar atabilirken Mark, çift silâh birden kullanabiliyor. Alex ve Ash ikilisi de görevlere birlikte çıkıyor ve biri motorlu testere kullanırken diğeri de silahına davranıyor. Burada sol ve sağ tuşları kullanıyoruz; ancak bana pek pratik gelmedi açıkçası A&A takımı. İkili, hem düşmana çift hedef sunmamıza neden oluyor; hem de tek karakter kadar rahat yönetilemiyor. (Düzeltme: Sadece motorlu testere kullanan karakter hasar alıyor.) O nedenle denemek için aldım sadece bu ikiliyi.
Hikâyelerin kimi zaman birbiriyle çakıştığını; ve az önce de söylediğim gibi geçmişten gelen bazı sürpriz karakterlerin de oyuna serpiştirildiğini belirteyim. Ama detay vermeyeyim. (: