Hiç aklımızda yokken Sony’nin PSVita Slim ve yanında bir avuç oyun göndermesi, elbette ki sevdiğim oyunlarla birlikte Vita’ya çökmeme sebebiyet verdi. Tabi Burak bu işe pek bir sevinmiş olacak ki “Eh o zaman Merto, seni PS Vita editörümüz yapalım.” deyiverdi. İşin ucunda gıcır gıcır PSVita Slim olduğundan kabul ettim ben de tabi, ne yapayım (Eheh, şaka yapıyorum. Tamamen Fragtist sevgisi, tamamen duygusal! -Mert).
Yeterince sulu bir giriş yaptık, şimdi biraz ciddileşelim. Öncelikle dilerseniz, donanım editörlüğümün bana verdiği yetkiye dayanarak sizleri PSVita Slim’in incelemesine doğru alayım. Ben, eski konsola göre daha çok beğendim kendisini şahsen, ufak bir not olarak da ekleyelim. O incelemede de dediğim gibi, Sony bu konsola üvey evlat muamelesi yaptı/belki de yapmak zorunda kaldı. Bu da, dehşet bir cihaz olmasına rağmen Vita’nın hiçbir zaman bir PSP olamamasını/olamayacak olmasını açıklıyor başlı başına.
PlayStation 4’ün gelmesi ve çılgın başarıya kavuşması, PSVita’nın iyice ikinci plana atılmasına da sebebiyet verdi pek tabi. Gerçi bağımsız yapımlar, PSP/PSOne klasikleri, PS4 ile olan uyumluluğu vesaire yine de Vita’yı güçlü diyebileceğimiz bir oyun sayısına ulaştırıyor. Elbette Killzone, Uncharted, MGS, Borderlands, Call of Duty, FIFA, FM, NFS gibi pek çok seriden bu konsola oyun çıktı, ancak bir ikisi haricinde genelde vasat oyunlardı bunlar ve bu serilerin yeni oyunlarını görecek miyiz bilmiyoruz.
Onun haricinde konsolun en başarılı ve en yüksek not almış oyunları arasında, çoğunu bağımsız yapımların oluşturduğu Machinarium, Hotline Miami, Limbo, Retro City Rampage, Terreria, Tearaway ve Thomas Was Alone gibileri bulunuyor. Grafik kalitesi olarak PS3’le yarışan bir konsoldan bahsedince insan, biraz olsun “Yazık değil mi bu donanıma??” diye üzülmüyor değil ama yapacak bir şey yok elbette. Hele ki mobil cihazlarımızda gördüğümüz kimi oyun isimlerine burada da rastlayınca aklımıza, Haluk Bilginer gibi dehşet bir tiyatrocunun parasızlıktan Flash TV’deki dizi filmlerde oynaması gibi bir şey geliyor. Kısacası PSVita, geri kalan hayatını bağımsız oyunların kalesini kuracağı bir PS4 yancısı olarak sürdürecek gibi sanki.
Neyse. Yazı biraz daha uzarsa, başlığı değiştirip “PSVita Tarihi” yapmam gerekecek, o nedenle susuyor ve suyumdan bir yudum alarak God of War’a geçiyorum.