KONUMUZA DÖNELİM
Konu biraz dağıldı, o yüzden Samsung Galaxy S5’in dış görünümüne devam ediyorum. Cihazın ön kısmındaki noktalı tasarım, arka kapağında da devam ediyor. Ön kısımda parlak panelin altında sadece bir desen olarak karşımıza çıkan bu görünüm, arka kapakta kabartmalı noktalar olarak göze çarpıyor. Burada kullanılan materyal, telefonun genelinden daha kaliteli görünüyor, bunu da belirtmeliyim. Gömme Samsung logosu ile kameranın arasında bir panel gözünüze çarpacak. LED flaşın yanında bulunan bu panele parmağımızı dayayarak, S Health yazılımının da desteğiyle kalp ritmimizi ölçebiliyoruz.
Biraz daha dağılacak muhabbet, yalnız adı geçmişken S Health uygulamasından bahsetmek istiyorum. Yaşınızı, boyunuzu ve kilonuzu kaydettikten sonra, dilediğiniz zorlukta bir egzersiz programına dahil olduğunuz bir uygulama bu. Daha sonrasında da yaptığınız egzersizleri telefonun hafızasında tutabilir, buna ek olarak yediğiniz yiyecekleri de ekleyebilirsiniz. Uygulamanın ana ekranında, tüm bu verilere ek olarak kalp ritminizi de takip etmeniz mümkün. Derli toplu, egzersize zamanı olanları gaza getirebilecek bir uygulama olduğunu söylemeliyim. O kadar zamanı olmayanlara da en azından diyet konusunda yardımcı olacaktır.
Kapakta bulunan bir diğer şey de telefonun hoparlör ızgarası. Arkadan bakınca sol alt kısımda bulunan hoparlör, ses seviyesinde sonu gördüğünüzde pek de hoş bir performans sergileyemiyor ne yazık ki. Bunun yanı sıra telefonu sırt üstü (ekran yukarı bakacak şekilde) bıraktığınızda, sesin yarısı kayboluyor neredeyse. Onu da geçtim, bangır bangır müzik çalarken Galaxy S5’i elinize aldığınızda plastik kasanın bir diğer eksisi karşınıza çıkıyor: Telefon, özellikle bas seslerde öyle bir titriyor ki, elinize masaj yapacak kıvama geliyor neredeyse. O yüzden bu konuda da malesef Galaxy S5, istenileni karşılamaktan uzak bir çizgide duruyor.
Cihazın tüm tasarımını baltalayan asıl şey ise, dört bir yanını çevreleyen ve dalgalı bir görünüme sahip olan metal görünümlü plastik çerçevesi. Üzerinde USB giriş kapağı, mikrofon (alt orta), ses kontrolleri (sol yan, üst), açma/kapama/kilit tuşu (sağ yan/üst), 3.5mm jak, ikinci bir mikrofon ve kızılötesi portu (üst) bulunan bu çerçeve, telefonun -zaten olmakta çok zorlanan- estetikliğini de alıp götürüyor yanında. Nasıl bir tasarım anlayışıdır bilmiyorum, ancak rahatlıkla “Olmamış.” diyebiliyorum. Samsung Galaxy S5, benim nezdimde tasarım açısından sınıfta kalıyor malesef.
Telefonun dış tasarımıyla ilgili söyleyeceğim son şey, suya ve toza karşı dayanıklı oluşu. Galaxy S5’in, bu yönde IP67 sertifikası mevcut. Cihaz, 1 metre ve 30 dakikaya kadar suya dayanıklı oluşuyla göz dolduruyor.