Birçoğumuzu uzunca bir süre evlerine hapseden efsane seri Battlefield sonunda yeni oyununa kavuştu. Rakiplerine özenmiş olacak ki beklenenden biraz daha erken aramıza katılan Battlefield 4, önceki oyunundan daha kaliteli grafikler ve daha eğlenceli bir oynanış vadediyor. Biz de durmadık aldık hemen elimize oyunumuzu, atıldık güzel bir maceraya. Ancak ne yazık ki şimdilik sadece Single Player bölümü için bir inceleme yazabildik. Bunun sebebiyse Battlefield 4’ün, Multiplayer kısmında koca bir dünyaya sahip olması. Bu konuda 10 sayfa da yazsak yeterli olmayacağını düşündüğümüz için önümüzdeki günlerde bir Multiplayer için bir video inceleme veya güzel bir oynanış serisi bizimle olacak. O zamana kadarsa buyurun beraber diğer kısımlara bir göz atalım!
Hatırlayacağınız gibi yapımcılar grafik kalitesi ve yıkılabilir çevre konusunda oldukça iddialıydılar. Öyle ki bu vaatlerini desteklemek için neredeyse her gün yeni görseller yayımlanıyor, videolarda gökdelenler yerle bir ediliyor, oyuncuların iştahı iyice kabartılıyordu. Peki, bu süslü vaatler yerine getirildi mi? Önce grafik cephesinden bakalım duruma. Frostbite 3 motorunu kullanan Battlefield 4, görsel olarak rakiplerinden bir hayli ilerde. Mümkün olduğu kadar gerçekçi bir görüntü sunabilmek için, gerek karakter modellemeleri gerekse çevre tasarımlarına oldukça özen gösterilmiş. Yıkık binalardaki duvar resimleri, patlama sonrası etrafa dağılan toz parçaları gibi ufak ama hoş detayların atlanmadığını oyunun ilk dakikasından itibaren görmek mümkün. Her ne kadar Battlefield 4 görsel olarak bir şölen sunuyor olsa da bazı hatalar da yok değil.
