Outlast’in korkutucu olmasının asıl sebebiyse ne sizi öldürmeye çalışan yaratıklar, ne de sizi bir boşluk anınızda yakalayan ani saldırılar. Bütün mesele aydınlık-karanlık ve ses-görsel uyumunun mükemmel derecesinde dengelenmiş olmasında aslında. Tüm bina o kadar iyi tasarlanmış ki korkmasanız bile üzerinizde durmadan bir baskı hissediyorsunuz. Buna bir de kanla yazılmış yazılar, yerlere saçılmış bağırsaklar, klozete sokulmuş kollar, hala can çekişen cesetler gibi çevresel detaylar da eklenince midenizin bir seviyeden sonra bulanma ihtimali yok değil. Ancak Red Barrels’ın en büyük kozu ise her daim yanınızda olan kameranız. Kamera açıkken içinize bir savunmasızlık hissi yükleniyor, daha tedirgin adımlarla hareket ediyorsunuz. Özellikle gece görüşü devredeyken ortam daha gerçekçi bir hal alıyor ve gerilim biraz daha artıyor. Eminim ki yeşil renk, daha önce hiçbirimizi bu kadar korkutmamıştır!
Kamera demişken unutmadan bir kısa not daha ekleyelim. Gördüğünüz mekânlar, korkunç olduğu kadar bir o kadar da çaresiz yazılmış duvar yazıları, karşılaştığınız varlıklar gibi bina hakkında bilgi edinilebilecek detayları kameramız ile görüntülemekte fayda var. (Sonuçta her ne kadar zamanla bir kurbana dönüşmüş olsak da aynı zamanda görev başındaki bir gazeteciyiz unutmayalım!). Kaydettiğiniz bu görüntülerden bazıları hızlıca tutulmuş notlara sahip olmanızı sağlayacak ve olaylar karşısında karakterimizin nasıl bir psikolojide olduğunu adım adım görebileceksiniz. Oyuncu ve karakteri bütünleştirmek adına hoş bir özellik olmuş.
Outlast her ne kadar kaliteli bir yapım olarak karşımıza çıkmış olsa da bazı eksikleri de yok değil. Eğer bulunduğunuz odada birden fazla saklanabilecek yer varsa, yaratıkların sadece boş olanları kontrol etmesi, bir sefer atmosferden kopmanız durumunda geri dönüşünün olmaması, arada bir ortaya çıkan grafik hataları, yaratıkların arasında pek bir tasarım farkının bulunmaması bunlardan sadece birkaçı. Ancak bu eksikler o kadar büyütülecek kadar önemli değil zira dikkat etmezseniz birçoğunu fark etmiyorsunuz bile. Velhasıl kelam hala tüm oyun boyunca korkuyor, hala tüm oyun boyunca gerilimi içinizde hissediyorsunuz. Eğer bu aralar bir korku oyunu bakınıyorsanız, Outlast’e bir göz atmadan geçmeyin derim. Şimdiden iyi korkular!