Kategoriler

Bioshock Infinite’in Sonu ve Gizemleri

Oyunun sonunu nasıl yorumlayabiliriz?

infinite_resize

Oyunun sonlarında herşeyi kavrayan Elizabeth bizi bir yolculuğa çıkarır. Borçlarını ödemek için kızı Anna’yı Robert Lutece aracılığıyla Comstock’a satan, durdurmak istese de çok geç kalan ve 20 yılını pişmanlık içinde geçiren Booker DeWitt’in hikayesini anlatır bize. Bu aynı zamanda Elizabeth’in kendi hikayesidir, daha bebekken içine çekildiği ve geride sadece küçük bir parçasını bırakabildiği hikayesidir.

Bu noktaya kadar herşeyi net bir şekilde anlayabilsek de sonrasında olaylar karmaşık hale gelmektedir. Herşeyi bitirmek, zinciri kırmak için tek bir Comstock’ın ölmesi yeterli değildir, çünkü milyonlarca başka evrende o hala hayattadır. Comstock’ın doğduğu ana geri dönülerek engellenmesi gerekmektedir. O an da Booker DeWitt’in vaftiz anıdır, vaftizi kabul ederek Zachary Hale Comstock olduğu an. Booker, farklı evrenlere ait Elizabethler tarafından boğulmadan önce hem Comstock, hem Booker olduğunu söyler.

Buradan sonrası yoruma fazlasıyla açık. Booker boğulduğunda sadece vaftizi kabul ederek Comstock olmayı seçtiği evrenlerde mi boğulmuştur, yoksa vaftizi reddederek Booker olarak kalmaya devam ettiği evrenler de bundan etkilenmiş midir? Bu sorunun cevabı aslında bizi oyunun sonunun iyi mi, kötü mü olduğuna götürecektir. Maalesef net bir cevap vermemizin pek de mümkün olmadığı bu sorunun cevabını almak için şu aşamada ancak teoriler üretebiliyoruz.
vaftiz_resize
Paralel evrenler kısmında bahsettiğimiz teoriler üzerinden gidecek olursak, eğer evrenlerin belirli seçim noktalarından yani değişkenlerden dallanarak ortaya çıktığını kabul edersek, Booker seçim anından önce boğulduğu için o noktadan sonra hiçbir evrende varlığını sürdüremeyecektir. Bu da Comstock’ın, Elizabeth’in ve Anna’nın varolmayacağı anlamına gelmektedir. Ancak Credits’den sonra gelen sahnede Booker’ı evinde gördüğümüzü ve “Anna, sen misin?” diyerek bebek odasına gittiğini düşünürsek, Anna’nın orada olacağını umarak bu teoriyi bir kenara bırakabiliriz.

Diğer yandan eğer değişkenler için bulunan her olasılık için bir evrenin zaten varolduğunu, yani en başından itibaren sonsuz sayıda paralel evren olduğunu kabul edecek olursak, sadece Booker’ın Comstock’a dönüştüğü evrenlerde ölmüş olacağını, yani sadece Comstock’ın varolmayacağını, o varolmadığı için de kimsenin gelip Booker’dan Anna’yı almak istemeyeceğini, bu yüzden Elizabeth’in de asla varolmayacağını varsayabiliriz. İlkine göre biraz daha iyi bir son olarak gözükse de, oyun boyunca yanıbaşımızda bulunan, ister istemez bağlandığımız, duygularından ve düşüncelerinden etkilendiğimiz Elizabeth’in en sonunda asla varolmamış olmak üzere yok olduğunu düşünmek de pek mutlu etmiyor doğrusu.
elizabeth -2_resize
Ancak bu noktada da bir açık kapı bırakılmış aslında. Booker boğulduktan sonra Elizabethler her bir notanın vuruşuyla teker teker ortadan kaybolurken en son Elizabeth kaybolmadan önce ekran kararır, son notayı duyarız ama ne olduğunu göremeyiz. Buradan yola çıkarak ortaya atılmış şöyle bir teori mevcut: Elizabeth bizi deniz fenerlerinde dolaştırırken artık her kapının arkasındaki her evreni, her olasılığı görebildiğini söyler. Yani aslında gücü üzerinde çok büyük bir kontrol sahibidir, hatta muhtemelen uzay-zaman ekseninde serbest kalan Lutece’lerden bile daha fazla. O yüzden varlığına sebep olan olaylar yokolsa da Elizabeth güçleri sayesinde varlığını sürdürüyor olabilir.

Son olarak Booker’ın boğulduğu sahneyle ilgili dikkatimizi çeken şöyle bir nokta var: o sahnede karşımızdaki Elizabeth’in ve diğerlerinin boyunlarında kuş veya kafes broşu yok. (Bir de Booker’ın o sahnedeki Elizabeth’e “Kimsin sen?” diye sorması var tabii. -Can) Buna ek olarak karşımıza gelen Elizabethlerden bazıları aslında Elizabeth’in oyunun farklı noktalarındaki halleri. (Solda olanın Elizabeth’in ilk modeli olduğunu düşünürsek, bir Easter Egg olarak o sahneye konduğunu söyleyebiliriz, ya da belki paralel bir evrende Elizabeth’in oyun içindeki modeli hala öyledir -Ece)

Bioshock Infinite, son yıllarda gördüğümüz en ince işlenmiş, en detay zengini oyunlardan birisi kesinlikle. Bu kadar sayfa boyunca üzerine konuştuğumuz halde, yazının başında da dediğimiz gibi hala keşfedilebilecek tonla detay, tonla incelik mevcut. Bunu bu kadar güzel bir şekilde işleyip, üstüne de kendi içinde çelişkiye düşmeden yapmayı başardığı için Irrational Games ve Ken Levine’i ayakta alkışlamak gerekiyor doğrusu. Biz bu yazıyı hazırlamak için araştırma yaparken inanılmaz keyif aldık, eğer sizde dahasını tartışmak, aklınıza takılanları belirtmek ya da unuttuğumuzu düşündüğünüz kısımları irdelemek isterseniz yorum kısmımıza bekleriz. Zira bunca sayfadan sonra bile Bioshock Infinite üzerine tartışmaktan hala sıkılmadık.

1 2 3 4 5 6 7 8 9

Görüntülenmeler:
2986
İlgili Kategoriler
Dosya Konusu
Social Media Auto Publish Powered By : XYZScripts.com