Deli manyak…
… Trevor. Psikopat, sadist, dengesiz, narsist, ayarsız, sosyopat, pislik, agresif, zorba… Trevor’da bir insanın toplumdan dışlanması için ihtiyacı olan bütün meziyetler mevcut. Resmen yürüyen bela. Kendisini ilk gördüğünüz anda anlıyorsunuz zaten. Zevk için adam öldüren, oyuncak ayıya tecavüz eden, her an sinir krizi geçirebilen, gözü dönünce önüne geleni öldürebilen, yüzde yüz ilkel benlikten oluşan bir karakter. İlginç olansa, (ben dahil) hemen hemen herkesin en sevdiği karakter olması. Gerçek hayatta içten içe yapmak isteyip de yapamadığımız herşeyi, hatta yapmayı hiçbir zaman istemeyeceğimiz şeyleri bile sorumsuzca yapıyor. Zaten büyük ihtimalle bu yüzden seviliyor.
İnsanoğlu ilginç bir tür.
Gerçek profesyoneller.
Oyun, bu üç karakterin çevresinde gelişiyor. Her ne kadar çoğu zaman ortak gâyede buluşup birlikte işler yapsalar da aslında her birinin farklı hayat görüşleri, farklı amaçları ve farklı iş yapma şekilleri var. Yan karakterler dahi, daha önce hiçbir GTA oyununda görmediğiniz bir derinliğe sahip. Michael’ın işe yaramaz oğlunun bütün gün video oyunu oynayıp her şeyden şikayet etmesine, popülarite bağımlısı kızının verdiği kararlara, sakadatsiz eşinin yediği haltlara en az Michael kadar sinirlenip, Trevor’un zorbalıkla ezdiği zavallı komşularına acıdım. Önceki oyunlarda sadece görevden göreve gördüğüm, benden iş halletmemi istemekten başka bir şey yapmayan adamlardan eser yok. Oyundaki her bir karakterin, hatta sokakta gördüğünüz “figüran”ın bile bir kişiliği var. Bir ara sahil kenarında gezinirken ot çekmekten kafa bir milyon olmuş, kendini Hz. İsa sanan bir adama rastladım. Adamın yaptığı hiçbir şey yok. Sadece konuşuyor. Hayatın saçmalığından, sistemin bozukluğundan falan bahsediyor. Rockstar’ın detaya verdiği önemin ne derece olduğunu o an tam olarak idrak edebildim işte. Oyunun gidişatı açısından hiçbir işe yaramayan bu adam o kadar gerçek ve o kadar sade ki, bir an görevi falan bırakıp bu adamı dinlerken buldum kendimi. Öyle sandığınız gibi de sürekli aynı replikleri tekrarlayan birisi değil ha! Adam ayak üstü memleket kurtarıyor orada.
Los Santos’u canlı, nefes alan bir şehir yapan, böyle önemsiz görünen detaylar aslında. Nereye baksanız bir aktivite, bir yaşam belirtisi var. Sokaktaki spor aletlerinde spor yapan, lunaparkta dönme dolaba binen, parkta yere oturmuş sohbet eden insanlar var. Arabayı kenara çekip herhangi bir evin bahçesine girin. Elinde içkisini yudumlayan ya da havuzda yüzen insanlar göreceksiniz. Ayrıca bu insanlar sadece kendi işine bakan, sizi görmezden gelen insanlar da değiller. Mesela havuz başında güneşlenen bir kadının fotoğrafını çekerseniz, birden kendinizi erkek arkadaşı tarafından kovalanırken bulabilirsiniz. Sokakta yürüyen bir kişiyi uzun süre takip ederseniz ya geri dönüp size saldırıyor ya da adımlarını hızlandırmaya başlıyor. Gerçek hayatta herhangi birinin vereceği tepki neyse, o en fazla 1 megabaytlık sanal adamın yaptığı hareket de o. Yapımcıların boş bıraktığı, üzerinde çalışmadığı tek bir santimetrekare yok (PC’lerimizin harddiskleri hariç :(-Ekrem). İnanın ben çok aradım. Yok. Deneyin isterseniz.
Daha oyunun başlarında bunu test etmek istedim. Trevor ile kamyonete atladım, attım kendimi yola. Ana yoldan çıktım, yol bile sayılmayacak, keçi patikası gibi bir yere saptım. “Tamam” dedim, “yapımcıların uğraşmaya tenezzül etmedikleri bir yer buldum galiba”. Demez olaydım. Hani “Allah’ın unuttuğu yer”derler ya, öyle bir yerde, gecenin köründe, patikanın kenarında bir minibüs gördüm. “Bug var herhalde, burada arabanın ne işi var?” diyordum ki, şaşkınlıktan sadece “Yok artık!” diyebildim. Yamacın aşağısında bir kişi, çadırını kurmuş, oltasını suya atmış, balık tutuyordu. O dakikadan sonra bu oyunda hiçbir şeyin beni şaşırtamayacağına karar verdim. Şehirden sıkıldınız mı, çıkın otobana, şöyle dağ tepe gezin, yolda sırt çantalarını almış dağ yürüyüşü yapan, bisiklete binen, otostop çeken, toz kaldırdığınız için küfreden insanlar göreceksiniz. Ve bunların hepsi rastgele olarak karşınıza gelecek. Aynı kişiyi aynı yerde tekrar göremeyeceksiniz. Tabi eğer “kod”larında o bölgenin müdâvimi olmak bulunmuyorsa.